Bazı maçlar anlatılmaz yaşanır.
Beş saatlik muhteşem bir maç sonrası, kazandığı 19 Slam
turnuvasının özet videosunu seyrederek ağlayan bir Nadal’a
bakarken ve saatler 04.30’a yaklaşırken, bu maçı size
hissettirerek yazmak gerçekten zor bir iş. Öncelikle sizden ricam
bir boş zamanınızda 5 saat ayırın ve bu maçı izleyin... 4 saat
50 dakika oynanan bu maçı sahaya çıkış anlarından itibaren
başlayarak, 5 saatinizi gözünüzü kırpmadan vererek takip
edin...
7-5,
6-3, 5-7, 4-6, 6-4 ile
sonuçlanan maçtan önce hiç kimse Medvedev’in bu kadar muhteşem
bir dirençle sahada Rafa’yı –özür dilerim- kustururcasına
zorlayacağını pek düşünemezdi. Ben dahil herkesin düşüncesi,
23 yaşındaki bu genç finalistin bir set almasının bile kolay
olmayacağı şeklindeydi. Rafa canavarının doymak bilmez kupa
açlığı ile ilk slam finaline çıkan genç Medvedev nasıl baş
edecekti ki?
Sonra maç başladı... Abartmayayım
ilk iki oyunu seyrettikten sonra, Medvedev’in bugün Nadal’a hiç
de kolay lokma olmayacağını hemen gördüm. O kadar net belirdi ki
bu..
İLK İKİ SET: RAFA
İMPARATORLUĞUNDAN SAHNELER
İlk iki oyun 1-1 kapandıktan sonra,
maça beklenenden çok daha iyi giren Medvedev, Nadal’ın basit
hatalarının da yardımıyla servisini kırdı, 2-1 öne geçti.
Ancak hemen ardından Medvedev de son puanda basit bir backhand
hatası ikramıyla bu “jeste” karşılık verdi ve o da servisini
kaybetti. Maça tekrar 2/2’de denge geldi. 4/3’e kadar Her iki
oyuncu da servislerini kazanmaya devam ettiler. O oyunda ise,
Medvedev 15-40 geri düştü. Ancak kritik anda yaptığı çift
hataya rağmen özellikle kısa toplara sanki vücuduyla abanarak
girdi ve bu oyunu sanki ipten aldı. Medvedev 5/4 ilerideyken kendi
servisinde yine benzer zorluklar yaşadı uzun süren bu oyunda dört
kere avantajını kullanamadıktan sonra yine de servisine asılmayı
başardı. Ama üçüncü fırsatta, 6/5’de Rafa 30/40’da eline
geçen fırsatı kaçırmadı ve çok başarılı bir lobla ilk seti
hanesine yazdı: 7/5.
Nadal yine 2. sete de servisiyle
başlama şansını yaşadı. Bu sette Nadal 2/1 ilerideyken,
Medvedev yine fena sıkıştı. Önce 15/40’da iki harika winner’la
dengeyi sağladı, ardından rakibinin dört servis kırma şansını
harcamasından sonra 2/2’yi bulmayı başardı. Ardından Nadal 3/2
İleri geçtikten sonra yine rakibinin servisinde 15/40’ta 26 vuruş
süren uzun bir ralliden sonra oyunu kapamayı başardı, rakibinin
servisini bu sette de nihayet kırdı! Maçın bu safhasında,
Nadal’ın egemenliğine karşın, sahada oynanan oyunun kalitesi
gözle görülür şekilde artmaya başladı. Mesela set topunda yine
harika bir ralli yaşandı ama Medvedev forehandini auta atınca,
Rafa 2. seti de 6/3’le cebine attı. Profesyonel döneminde
setlerde 2-0 öne geçtikten sonra, Nadal’ın kaybettiği 5 setlik
maç sayısı yalnız birdi... O da 2015’de yine ABD Açık’ta
İtalyan Fabio Fognini’ye karşıydı. Yani o anda o istisnayı
beyninin köşelerinden birine yerleştirmiş olan Nadal dışında
herkes, artık maçın sadece formalite icabı devam ettiği gibi
bir hisse kapılmıştı.
Bu iki setin ortak noktası, -ki
aslında bütün maç içinde bahsedilebilir- oyunun inisiyatifini
elinde tutan kişinin Medvedev olmasıydı. Tuttuğum istatistiklere
de baktığımızda, maçın tüm temposunun beklenilmedik şekilde
Rus tenisçinin kontrolünde yürüdüğünü görebiliyorduk.
Medvedev toplara doğrudan “girerek, abanarak” puanları alıyordu
veya veriyordu. Özellikle ilk iki sette forehand ve backhand’de
çok sayıda basit hata yapmadı, Beklenilmedik anlarda Nadal’a
ilaç gibi geliyordu.
3. ve 4. SETLER: MEDVEDEV’İN DEV
GERİ DÖNÜŞÜ!
Medvedev, 3. sete kendi servisi ile
başlama şansını kullandı. 2/2’ye kadar her iki oyuncu
servislerini kazandılar. 30-30’da, Nadal’ın sayı getiren
harika bir forehand’inin hemen ardından Medvedev’in bir basit
forehand hatası, Nadal’a servis kırma puanı kazandırdı. O da
harika bir backhand paralel ile bu fırsatı kaçırmadı, 3/2.
Ondan maç artık şekillenmiş
görünüyordu ikisi önde olan Rafa, bu sette de servis kırmıştı.
New York’lular o anda en geç 15 dakikaya çıkınca nerede yemek
yiyeceklerinin tartışmasını aralarında yapmaya başlamışlardı.
EuroSport spikeri Medvedev’in bu maçta artık set almasının pek
mümkün olmadığını üstüne basa basa gururla anlatıyordu. Ama
Danil Medvedev’in farklı planları vardı... Süratini arttırıp
bir sonraki oyunda nefis backhandlerle 15/40’a çıktıktan sonra,
Nadal çok güzel iki backhand vole ile durumu kurtarır gibi oldu
ama ardından aslında göründüğü kadar basit olmayan hatalarla
servisini kırdırdı. Özellikle o andan itibaren Medvedev’in
oyununda yine gözle görülür bir yükselme oldu. Hemen sonra kendi
servisinde üst üste güzel düz vuruşlar kısa toplar ve oyun
fuarında bir backhand vole ile 4/3 öne geçti. Aynı Medvedev, yine
kendi servisinde 5/4 öne geçebilmek için çok daha fazla efor sarf
etti. Toplara koyduğu yoğun enerji ve oyunu en sert şekilde
yönlendirme çabaları onu kaçınılmaz hatalarla bu oyunda 30 /40
geriye düşürdü. Rus tenisçi çok uzun rallilerin seyircilere
inanılmaz bir keyif vererek oynandı bu oyunda hızını arttırarak
fileye daha sık geldi ve öldürücü smaçlarla işi kendi içinde
tatlıya bağladı: 5/4. Hakem hatalarının bana göre çok arttığı
ve her birinde oyuncuların Şahin Gözü’ne müracaat etmedikleri
için düzeltilmesi de mümkün olmadığı bir ortamda, bu coşmuş
Medvedev üst üste attığı ace’lerle, akıllı volelerle ve geri
oyununun çılgın ritmine getirdiği şaşırtıcı dengelerle 6/5
öne geçti. Şaşkın bir Nadal, o kritik noktada kendi servisinde
0/40 geri düştü. Medvedev ikinci set topu şansını harcamadı ve
nefis bir backhand paralel ile alkışlar arasında bu seti hanesine
yazdırmayı başardı! Evdeki hesap çarşıya uymamıştı ve maç
artık başka bir düzlemde devam edecekti...
4. sete Medvedev yine kendi servisi ile
başladı ve ilk oyunu aldı. 2. oyunsa Medvedev rakibinin bir basit
hatası ile servis kırma puanı kazandı ama bunu değerlendiremedi.
İşin görüntüde en ilginç yanlarından biri, sanki sahada esas
büyük şampiyon Medvedev’di ve onu gelmeyecek çalışmak için
varını yoğunu ortaya koyan ve durmadan bağırıp çağıran genç
Nadal’dı. Nadal’lın aşırı heyecanlı ve tepkisel hallerine
karşı, Medvedev inanılmaz derecede özgüvenli ve “cool”duruyordu.
Sonuçta 2/2’de Nadal’ın eline bir servis kırma şansı geçti
ancak Medvedev sürpriz şekilde servis vole yaparak bu durumu
kurtardı ve rakibinin bir basit hatasıyla 3/2 öne geçti. 5/4’e
kadar iki oyuncu de servislerini nispeten kolay kazanmaya devam
ettiler. Ama burada dikkat çeken noktalar şöyle her ikisi de
yoruldukça oyunun kalitesi düşmedi, sanki ısındıkları için
tam tersine arttı! Ayrıca Medvedev, o umursamaz derecede sakin
görünen oyunun içine öyle güçlü ve enerji dolu vuruşlar
sığdırıyordu ki buna Nadal dahil kimsenin şaşırmaması
düşünülemezdi! 5/4 Medvedev İleride iken Nadal kendi servisinde
40-15’i gördü ama sizi temin ediyorum ki o noktada rakibinin
olağandışı güzel oyunu gerçekten midesini bulandırdı: Maçın
akışı artık Nadal’ın, küstah bağımsızlığı ve
umursamazlığı ile Arthur Ashe Arena’yı hipnotize etmiş olan
genç Rus sporcuya olan imrenme ve kızgınlığına bir çeşit
denge getirme çabası ile sürüyordu! Evet farkındayım bu cümleyi
çok karışık oldu ama inanın sahaya yansıyan psikolojiyle bu
kadar karmakarışıktı! O oyunun sonunda yine muhteşem ötesi bir
backhand passing shot röturla Medvedev çizgiyi buldu ve 4. seti de
mucizevi bir şekilde 6/4 kapadı!. Yani şimdi artık maça sil
baştan yapma vakti gelmişti 5. setle...
KAPANIŞ PERDESİ
Bu beşinci set tenis tarihinin içinde
maçın tamamı ile beraber altın yerini aldı. Ama aslında az
daha onun da çok ötesinde, spor tarihinin duvarlarını kırarak
yazılmanın eşiğine geldi, orada biraz naz yapıp durdu. Bakın
durumlar nasıl gelişti: Nadal yine kendi servisiyle 1-0 öne geçti.
Ardından moralim bozuk bir Nadal kendi servisinde 15/40 düştü.
Onunda resmen sağlı sollu vuruşları ile Rus tenisçi onu sahanın
değişik yerlerine adeta gezmeye yolluyordu. Uzun raliler ve
karşılıklı olarak kaçan kolay volelerden sonra Nadal biraz da
şansın yardımıyla servisine tutundu. Modern çağ gladyatörleri
2/2’ye kadar böyle geldiler. Sonraki oyunda Medvedev 40-0 öne
geçti. Ama o noktadan itibaren de Nadal’ın pes etmeyen dokuz
canlı canavar ruhlu kimliği ortaya çıktı. Vurduğu uzun ve açılı
toplarla, oyun ritmini sürekli değiştirdiği kesik vuruşlarla,
rakibinin otomatiğe bağlanmış mükemmel bir robot gibi her topa
yetişen düzenini bozdu. Bu çok uzun oyunun son anlarında Medvedev
backhandiyle basit bir hata yaptı ve ardından Nadal kısa bir
backhand’le servis kırma işlemini tamamlayıverdi. Ama sonuçta
bu puanları kim alırsa alsın önümüzde oynanan tenis göze o
kadar farklı geliyordu ki... Medvedev, o anlarda sanki bu spora yeni
bir boyut atlatıyordu çaktırmadan... Ardından kendi servisinde
Nadal 40-0’ı buldu ve harika bir müdafaa oyunu gösterdikten
sonra bu sefer ileriye çıkarak ile durumu 4-2’ye taşıdı.
Ardından 4/2’de Medvedev önce bu maçta sık sık yaptığı gibi
gereksiz bir drop shot denemesi yapıp kaçırdı, ardından bir de
smaç denemesini boşa harcayarak ikinci kere servisini kaybetti:
5/2.
Ama durun, sıkı durun hem de!
Medvedev yine son sözünü söylememişti! Önce Nadal’ın
servisini rakibinin bir çift hatası ve konsantrasyon kaybı ile
kırdı. Ardından 5/3’de kendi servisinde iki maç topu kurtardı:
İlkini nefis bir backhand paralel ile, ikincisini ise servis vole
oyununa karşı Nadal’ın topu fileye takması ile... Sonuçta bu
tarihi oyunun son anlarında gayet sakin bir şekilde iki de ace
servis çakan Medvedev, Rafacı seyircileri bayağ korkuttu. Bir
noktada, yıllardır her maçı efendi ve sakin bir şekilde izleyen
annesi kız kardeşi ve sevgilisi hepsi ayağa kalkarak hakeme,
rakibe ve seyircilere her türlü lafı bağıra çağıra onlar bile
söylemeye başladılar! Yani anlayacağınız bir adım ötede
Medvedev skoru 5/5 yapsa ve maça tekrar ortak olsa, iş gerçekten
çığırından çıkacaktı! Ama O kaderi ben maalesef diyorum
maalesef olmadı 30-40’ta Nadal fileye çıktı ve Medvedev’in
vurduğu lop auta gitti... İşte İspanyol Şampiyon zar zor böyle
kazandı 3. maç topunda 19. şampiyonluğunu! Bence bu muhteşem
maçta eksik olan tek şey vardı gerilim tarihi adına: Son set
tie-break’e uzamalıydı! O seyirci ve bu maçın efsaneler
arasındaki yeri bunu gerektiriyordu. Hatta o son ölümcül oyunda,
Medvedev de maç topu elde etmeliydi ve izleyiciler artık
dayanamayarak gözlerini kapatıp ağlamaşıydılar!
MAÇ HAKKINDA KISA EK ANALİZ
Medvedev, bu maçta gösterdiği
performans ve oynadığı oyunla 50 yıldır hayatı tenis etrafında
şekillenen benim gibi bir adamın tenis yazılarında yeni bir
kavram geliştirmesine neden oldu: O da “risk faktörü”nü,
aynen basit hatalar gibi diğer mesela servis Çifte hataları veya
aceleri gibi rakamsal bir karşılığa taşıma gereğini ilk defa
iliklerime kadar hissetti. Çünkü basit hatta kavramına hiç
uymayan başka bir durum var: Medvedev gibi tenisçiler büyük risk
alarak bir topu sayıya çevirmek için çok agresif denemeler
yaparak risk alıyorlar. Yani “ne olacaksa olsun ben bu puana
ağırlığımı koyayım ve topa bir “tokat atarak” işi
bitireyim. Artık kesinlikle bu istatistiğinde tutulması
gerektiğini düşünüyorum. Yani tenisinin büyük risk alırken
yaptığı hatalar, normal git gel toplarında yaptığı basit
hatalar değil bu...
Bu maç gerçekten Nadal’ın
kazandığı 19 şampiyonluk arasında belki de en büyük heyecanı
yaşadığı ve şayet kaybetseydi kendisi için en ağır zararları
verebilecek karşılaşmaydı.
Maçın sonunda kupa verme töreninde
yine her türlü geleneksel güzel cümleler ve hoş laflar sarf
edilirken, benim dikkatimi çeken bir nokta, Nadal’ın her zaman
rakibine gösterdiği büyük centilmenlik ve övücü sözleri, beni
tatmin edecek şekilde sarf etmemesiydi. Bence bunu herhangi bir kötü
niyetten değil, yaşadığı şaşkınlıktan yaptı. Hala oynadığı
us dışı maçın şoku içindeydi. Kendisine yepyeni bir oyun
anlayışı sunan, daha bu sahalarda çok büyük şampiyonların
canını yakacak olan gösterişsiz kişiliğine rağmen çok çarpıcı
bir farklı oyun anlayışına imza atan bir rakiple 5 saat didişmek
sanki beyninin yarısını alıp götürmüştü...
Bu maçtan sonra Rafael Nadal’ı
tebrik ettiğimiz kadar, tenis dünyasının da artık en büyükler
seviyesinde yeni bir isim kazandığını tespit etmenin keyfini
yaşıyoruz. Umuyorum Medvedev, büyük turnuvalarda eski gözde
gencimiz Alman pasaportlu Rus asıllı Zverev gibi hayal kırıklıkları
yaratmaz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.