Wimbledon,
tek kadınlarda yeni bir şampiyon kazandı. İspanyol Garbine
Muguruza, yılların eskitemediği, Williams kardeşlerin büyüğü
Venus’ü 7/5, 6/0 mağlup ederek mutlu sona ulaştı!
ŞAMPİYONLAR
DANSI AÇ KURT CİLİC’LE Mİ, YOKSA EKSELANSLARIYLA MI?
Garbine
Muguruza, turnuaya 14 numaralı seri başı olarak başladığında
acaba final oynayabileceğini düşünüyor muydu? Bu sorunun yanıtı
belki de evet. Öte yandan üç yaşında tenise başladıktan ve
bebeklikten çıktıktan hemen sonra da -mesela televizyonda-
Federer’in ilk Wimbledon şampiyonluğunu seyrettiğinde yalnız
dokuz yaşındaydı. Gerçekten merak ediyorum, 9-12 yaş arası
bir küçük çocuk, o ekranlarda seyrettiği Federer’le ileride
aynı Wimbledon’da paralel final oynayacağını hiç
hesaplayabilir miydi? Hiç sanmıyorum! Bu da Federer’in artık
uzun kariyeriyle kuşakları birleştirdiğini gösteriyor!
Wimbledon’da
bir gelenek vardır. Wimbledon’u kazanan, Wimbledon Lawn Tennis
Club’ın daimi üyesi yapılır ve şampiyonların, seçilmiş
misafirlerin katıldığı büyük bir baloda kadın ve erkek
şampiyonlar beraber açılışta dans ederler. Bugün finalden sonra
basın toplantısında soruldu Muguruza’ya: O baloda kiminle dans
etmek istersin diye... Muguruza önce utandı, yanıt vermek
istemedi. Ardından buzları kırdı ve “Federer” diye itiraf
etti. Herkes güldü... Hangi Federer? 9 yaşındayken kendini
geliştirmek isteyen, hayran gözlerle iki lolipop ve çikolata
seansı arasında seyrettiği “koca abi Federer”i mi kastediyor!
:)...
Muguruza
işte şimdi o Federer’le şampiyonluk dansı için bekliyor
masada. “Bakalım o dansta da bildiğimiz gibi, aklımdaki
centilmen Federer gibi mi olacak?” diye soruyor üstelik...
İyi
de Muguruza, Venus karşısında nasıl başarıya aç, elinde tek
büyük turnua kupasıyla finale çıktıysa, yarın aynen Cilic de
aynı durumda. Onun da aktifinde yalnız tek bir US Open kupası var
2014’den. Yani o da Wimbledon kupasını eline alıp kaldırabilmek
için dünyaları verir. Bir daha oraya, yani o finalist pozisyonuna
çıkıp çıkmayacağı da belli değil. Dolayısıyla, Federer’in
de işi göründüğü kadar kolay olmayabilir.
VENUS
İKİ SET TOPU KAÇIRIYOR!
Neyse,
biz bu galibiyetle 2,2 Milyon Pound’u (2,5 milyon dolar civarı)
cebe atan Muguruza’yı keyifleri ve dans beklentileriyle baş başa
bırakalım ve maçın kendisine dönelim. Büyük final, her iki
tenisçinin kontrollü oyunlarıyla, servislerini kırdırmamak için
verdikleri savaşla başladı. Her ikisi de ellerine geçen
fırsatları teptikten sonra, Venus 5-4 ilerideyken ve servis
Muguruza’dayken, 15-40’ta iki set topu kazandı Venus Williams.
Bunların birincisi son derece uzun bir raliydi ve top 19 kere gidip
geldikten sonra Venus’ün forehandi fileye takıldı. Hemen
ardından ikincisinde de forehand servis röturunu auta atıverdi.
İşte o güzelim fırsatlar böylece üst üste kaçıverdi. 5/5’te
servis Venus’teyken, Muguruza inanılmaz bir müdafaa oyunu ile
olmadık topları çıkararak bu sefer break yapmayı başardı.
Hemen ardından da kendi servisinde de nefis bir lopun ardından
40-15’e ulaştı. Venus ilk set topunu can havliyle çıkardığı
bir müthiş forehandle savuştururken, ikincisinde şanssız bir
şekilde backhandi yine taktı ve set Muguruza’ya yazılıverdi:
7/5.
İKİNCİ
SETTE, VENUS WILLIAMS DAĞILIP GİTTİ!
İkinci
setin açılış oyununda servis yine Venus’teydi. Muguruza, aştığı
moralle işi baştan sıkı tuttu ve o oyunda 3. denemede servisi
yine kırdı. İspanyol tenisçi, kendi servisini aldıktan sonra
Venus’ün servisinde yine kırma topuna ulaştı. Biraz hazırlıksız
fileye çıkan Venus’ün forehand volesi auta gidince skor birden
3-0 oluverdi! Sonrasını detaylı anlatıp, Venus’ü üzmeye gerek
yok! Bu dev şampiyonayı 5 kere kazanmış bir insan sonuçta. Maçın
geri kalan kısmında Venus yoktu sahada. Vücudu hala aramızdaydı
ama kendisi duşa kaçmıştı bile. 7/5, 6/0’la tescil edildi
skor. Maç topunda ise bitişi ilan eden şahingözü oldu: Venus’ün
topunun dışarıda olduğu ekranda belirince, Muguruza kendini yere
bırakıverdi!
Muguruza’nın
sevinci görülmeye değerdi. Venus her zamanki zarafetiyle kendisini
tebrik etti ve maçı hakkettiğini söyledi. Ardından yeni şampiyon
ailesi ve ekibiyle kucaklaşıp Wimbledon geleneklerine uygun olarak
balkondan halkı selamladı ve bol bol fotoğraf çektirdi. Bugünkü
kazancıyla beraber, Muguruza’nın total tenis turnualarından
kazancı 14 milyon dolar civarına ulaştı. Sponsorluklar hariç!
MAÇIN
ANALİZİ
Tenis
kaypak ve nankör bir oyun da sayılabilir. Şayet bugün Venus eline
geçen bu iki set topunu değerlendirebilseydi bambaşka bir maç
izleyecektik. İlk seti kaybetseydi de, o yine son puanına kadar
maça asılırdı, çünkü kazanmaya açtı. Maçtan sonra basın
toplantısında kendisine sorduğum ilk sette her yere uçup dağılan
forehandlerin, 2. sette nasıl toparlanabildiği konusunu
yanıtlarken, panik yapmadığını, ilk seti kaybetse bile, daha 2
set var diye düşündüğünü ve kendine güveniyle konuyu 2. sette
çözdüğünü anlattı. İlk sette puanların %52’sini alan
Muguruza, 2. sette bu rakamı %68’e çıkarmayı başardı. Aynı
şekilde gereksiz hatalarını 10’dan 1’e çekti. Muguruza
sonuçta bugün geriden sağlam bir defans oyuncusunun, bu özelliğini
sert geri toplarla birleştirince nasıl zirveye çıkabileceğini
gösterdi. Maçta servisini hiç kaybetmeyen Muguruza, yalnız iki
ace (servisten direkt puan) attı. Ama ilk servislerini içeri
düşürdüğü puanlarda %77 ile sayı çıkarınca fark
kendiliğinden onu şampiyonluğa taşıdı. Artık biz ne dersek
diyelim, ortada hiç kazanmadı US Open’a kilitlenmiş bir yeni
şampiyon var! Artık
biz ne dersek diyelim, ortada Paris ve Londra’yı kazanmış ve hiç
kazanamadığı US Open’a kilitlenmiş bir yeni şampiyon var!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.